Gümüşhane Kahveciler, Otelciler ve Lokantacılar Odası Başkanı İbrahim Bektaş, kırsaldaki üretimin durma noktasına gelmesinin şehir ekonomisini de olumsuz etkilediğini belirterek üretim odaklı politikalara dönüş çağrısında bulundu.
Gümüşhane Kahveciler, Otelciler ve Lokantacılar Odası Başkanı İbrahim Bektaş, köylerdeki üretimin zayıflaması ve kırsal nüfusun azalmasının, şehir merkezindeki esnafı ekonomik olarak zor durumda bıraktığını söyledi. “Köyünü yaşatan, şehrini de yaşatır” diyen Bektaş, üretimin yeniden canlandırılmasına yönelik acil adımlar atılması gerektiğini vurguladı.
“Eski Salı ve Cuma pazarları hayal oldu”
Yaptığı açıklamada uzun yıllardır uygulanan yanlış politikalar ve plansız kentleşmenin köyleri zayıflattığını belirten Bektaş, bu durumun Gümüşhane’de ticaretin hacmini daralttığını ifade etti.
Bir dönem Salı ve Cuma günlerinin üretimin, pazarın ve dayanışmanın sembolü olduğunu hatırlatan Bektaş, “Ancak bugün gelinen noktada, ‘milletin efendisi’ olan köylümüz kalmamış; köylerimiz üretim merkezleri olmaktan çıkıp yazlık tatil yerlerine dönüşmüştür” dedi.
“Esnaf kirasını, maaşını çıkaramaz hale geldi”
Üretimin desteklenmesi yerine istihdam ağırlığının devlet kurumlarına yöneldiğini söyleyen Bektaş, üretmeyen ama maaş alan bir yapının oluştuğunu savundu.
“Eskiden esnafımız, köylerden gelen vatandaşların alışverişiyle iş yeri kirasını ve çalışan maaşlarını karşılayabiliyordu. Köylerin boşalmasıyla şehirdeki ticaret hacmi daraldı, ekonomik döngü zayıfladı. Üretmeyen ama maaş alan bir sistem, ekonominin temel dinamiklerini bozdu” ifadelerini kullandı.
“Destekler şehre değil, köye yöneltilmeli”
Bektaş, çözümün üretime dayalı politikalarda olduğunu belirterek şu çağrıyı yaptı:
“Devlet, iş bulma kurumları aracılığıyla yürüttüğü destek programlarını yeniden şekillendirmelidir. Bu destekler şehirlerde geçici çözümler üretmek yerine, köylerde yaşayan ve üretime katkı sunan vatandaşlara yöneltilmelidir. Tarım ve hayvancılıkla uğraşan vatandaşlarımızın sigorta ve gelir güvencesi devlet desteğiyle garanti altına alınmalıdır. Ancak o zaman üretim artar, köyler canlanır, Türkiye güçlenir. Güçlü bir ekonomi, üreten bir milletle mümkündür.”
